MUHTASAR VE PRİM HİZMET BEYANNAMESİ UYGULAMASINDA DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN ÖNEMLİ AYRINTILAR



Uygulama Tarihi: 29.05.2018 tarih 30435 sayılı Resmi Gazete ’de yayımlanarak 29.05.2018 tarihi itibariyle yürürlüğe giren 4 Sıra No’lu Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesi Genel Tebliği ile “Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesi” başlangıç tarihi “01.10.2018” olarak uzatılmıştır. (Henüz tekrar uzatılması ile ilgili resmi bir açıklama bulunmamaktadır.)

Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesi, vergi kanunlarına göre verilmesi gereken muhtasar beyanname ile 31.5.2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu uyarınca verilmesi gereken aylık prim ve hizmet belgesinin birleştirilerek, kesilen vergilerin matrahlarıyla birlikte sigortalının sigorta primleri ve kazançları toplamı ile prim ödeme gün sayılarının bildirilmesine mahsustur.

     1- Vergi kanunlarına göre vergi kesintisi yapmak zorunda olanlar, bir ay içinde yaptıkları ödemeleri veya tahakkuk ettirdikleri kârlar ve iratlar ile bunlardan kestikleri vergileri,
     2- 5510 sayılı Kanuna göre sigortalıların prime esas kazanç ve hizmet bilgilerini bildirmekle yükümlü olanlar/işverenler, sigortalıların cari aya ait prime esas kazanç ve hizmet bilgilerini Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesi ile bildirmek zorundadırlar.

    1 - MUHTASAR VE PRİM HİZMET BEYANNAMESİNİN MÜKELLEFLERİ

        Vergi kanunlarına göre vergi kesintisi yapan gelir vergisi stopajı mükellefleri
(Kamu idare ve müesseseleri, iktisadî kamu müesseseleri, sair kurumlar, ticaret şirketleri, iş ortaklıkları, dernekler, vakıflar, dernek ve vakıfların iktisadî işletmeleri, kooperatifler, yatırım fonu yönetenler, gerçek gelirlerini beyan etmeye mecbur olan ticaret ve serbest meslek erbabı, zirai kazançlarını bilanço veya ziraî işletme hesabı esasına göre tespit eden çiftçiler)
     5510 Sayılı Kanun madde 4/1-a’ya göre bildirimde bulunması gerekenler

     2 - MUHTASAR VE PRİM HİZMET BEYANNAMESİNİN VERİLECEĞİ VERGİ DAİRESİ

     193 sayılı Kanunun 98/A maddesiyle verilen yetkiye istinaden Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesinin verileceği yetkili vergi dairesi;
a) Vergi kanunlarına göre vergi kesintisi yapma yükümlülüğü bulunanlar için yapılan ödemeler veya tahakkuk ettirilen kazanç ve iratlar ile bunlardan kesilen vergilere ilişkin ödeme veya tahakkukun yapıldığı,
b) Vergi kesintisi yapmaya mecbur olmayanlar ile kesintiye tabi ödemesi bulunmayan ve çalıştırdıkları sigortalıların prime esas kazanç ve hizmet bilgilerini beyan etme zorunluluğu olanlardan;

     Kazancı basit usulde vergilendirilenler için gelir vergisi yönünden mükellefiyetinin,
     Gerçek kişiler için ikametgâhının,
     Gerçek kişiler dışında kalanlar için ise kanuni merkezi/işyerinin bulunduğu, yer vergi dairesidir.
     Birden fazla vergi dairesinde gelir stopaj vergisi mükellefiyeti bulunanlar için, sigortalıların prime esas kazanç ve hizmet bilgilerini içerecek şekilde verilecek olan Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesinin verileceği yetkili vergi dairesi, çalışanların ücret ödemeleri üzerinden yapılan gelir vergisi kesintisinin beyan edileceği yer vergi dairesidir.

     3 - MUHTASAR VE PRİM HİZMET BEYANNAMESİNİN VERİLME ZAMANI

     Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesi vergi kesintileri ile prim ve hizmetin ait olduğu ayı takip eden ayın 23’üncü günü akşamı saat 23.59'a kadar elektronik ortamda gönderilmesi gerekmektedir.

     Özel Bütçeli Kamu İdarelerinde 4/1-a'ya tabi çalışanlardan ayın 15’i ile takip eden ayın 14’ü arasındaki çalışmaları karşılığı ücret alanların prime esas kazanç ve hizmet bilgilerinin bildiriminde esas alınacak ay, 15 inci günün içinde bulunduğu aydır.

     Biten özel bina inşaat ve ihale konusu işler ile çalıştırılan tüm sigortalıların işten ayrılış bildirgesi verilmiş olan işyerleri için, sadece prime esas kazanç ve hizmet bilgilerini ihtiva eden Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesi, işlemlerin gerçekleşmiş olduğu ay içerisinde de verilebilir.

   Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesinin Vergilendirme Dönemi
  • İşçi çalıştıran mükellefler için muhtasar ve prim hizmet beyannamesinin aylık olarak verilmesi zorunludur.
  • Vergi kesintisini 3 ayda bir bildirme hakkı olan mükellefler de işçi çalıştırdıkları takdirde, her ay beyanname vereceklerdir.
  • İşçi çalıştıranlardan vergi kesintisini 3 ayda bir bildirme hakkı olanlar iki şekilde beyanname düzenleyebilir.
  • Her ay beyanname verdikleri halde, beyannamenin vergi kesintilerine ilişkin bölümünü mart, haziran, eylül ve aralık aylarında olmak üzere üç aylık olarak beyan edebilirler. Ancak bu mükellefler muhtasar ve prim hizmet beyannamesinin prim ve hizmete ilişkin bölümünü her ay beyan etmek zorundadır.
  • Her ay verdikleri beyanname ile hem vergi kesintilerini hem de prim ve hizmet bilgilerini beyan edebilirler.

   4. MUHTASAR VE PRİM HİZMET BEYANNAMESİNİN ELEKTRONİK ORTAMDA GÖNDERİLMESİ

   Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesinin elektronik ortamda gönderilmesi zorunludur.

  •     E-beyanname kullanıcısı olan mükellefler, bizzat kullanıcı kodu, parola ve şifresini kullanarak,
  •     3568 sayılı Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanununa göre yetki almış bir serbest muhasebeci veya serbest muhasebeci mali müşavir ile aracılık veya aracılık/sorumluluk sözleşmesi bulunan mükellefler, sadece muhasebeci veya mali müşavirleri aracılığıyla,
  •     Mal müdürlüğü mükellefi olup, bir muhasebeci veya serbest muhasebeci mali müşavir ile sözleşmesi olmayanlar, varsa mevcut e-beyanname şifrelerini kullanarak, yoksa bağlı oldukları mal müdürlüğüne başvuruda bulunup muhtasar ve prim hizmet beyannamesi kullanıcı kodu alarak,
  •     Kurumlar vergisi mükellefiyeti bulunmamakla birlikte vergi kesintisi yapma zorunluluğu bulunanlar/işverenler (dernekler, vakıflar vb.), varsa mevcut e-beyanname şifrelerini kullanarak, yoksa bağlı oldukları vergi dairesine başvuruda bulunup muhtasar ve prim hizmet beyannamesi kullanıcı kodu alarak
  •      vergi kesintisi yapmayan apartman yönetimleri, GMSİ mükellefi yanında çalışanlar vb. muhtasar ve prim hizmet beyannamesi kullanıcı kodu alarak elektronik ortamda göndereceklerdir.

     5. MUHTASAR VE PRİM HİZMET BEYANNAMESİNİN MUHASEBECİLER ARACILIĞIYLA GÖNDERİLMESİ

     Mükellefleri adına Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesi vermek isteyen muhasebeciler prim ve hizmet bilgileri ile ilgili yeni sorumlulukları nedeniyle, mükellefleriyle yaptıkları 18.02.2017 tarihinden önce yapılmış olan hizmet sözleşmelerini yenilemek zorundadır. Yenilenen sözleşmenin internet vergi dairesi aracılığıyla sisteme girilmesi gerekmektedir.
     Şayet mükellefleri işçi çalıştırmıyorsa eski sözleşmeleri ile beyanname göndermeye devam edebilirler.

     6. MUHTASAR VE PRİM HİZMET BEYANNAMESİNİN MESLEK ODALARI VE MESLEK BİRLİKLERİ ARACILIĞIYLA GÖNDERİLMESİ

     Üyeleri adına Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesi vermek isteyen meslek odaları ve meslek birlikleri, üyeleri ile aracılık sözleşmesi yaparak internet vergi dairesine bu sözleşmeye ilişkin bilgileri girmek zorundadır. Aksi takdirde üyeleri adına muhtasar ve prim hizmet beyannamesi göndermeyeceklerdir.
     Üyelerle yapılan aracılık sözleşmeleri tek beyanname gönderme yetkisi ile sınırlı değildir. Bir mükellef adına birden fazla dönem için beyanname gönderilebilecektir.

     BEYANNAMENİN DÜZENLENMESİ

     Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesi; Genel Bilgiler, Vergiye Tabi İşlemler, Ödemeler, Vergi Bildirimi, SGK Bilgileri, Düzenleme Bilgileri ve Ekler bölümlerinden oluşmaktadır.

     1 - GENEL BİLGİLER

     Genel Bilgiler bölümü “İdari Bilgiler” ve “Vergi Sorumlusunun” bölümlerinden oluşmaktadır.

     1.1. İdari Bilgiler

     İdari Bilgiler bölümünde Vergi Dairesi, Dönem Tipi, Ay, Yıl alanları bulunur.
İşçi çalıştıranlar için dönem tipi aylık seçilmek zorundadır. Üç aylık dönem tipi seçilmesi durumunda SGK Bilgileri kulakçığı doldurulamaz. Gelir stopaj mükellefiyeti üç aylık iken işçi çalıştırılmaya başlanması durumunda, çalışanların aylık prim ve hizmet bilgilerinin bildirilebilmesi için mükellefiyetin aylığa çevrilmesi gerekmektedir.

     1.2. Şube No

     Vergi dairesinde şube açılış işlemleri sırasında sicil bölümünce şube için verilen kod numarası yazılmalıdır. Şube kodu bilinmiyorsa, internet vergi dairesinden sorgulanabilir.

     1.3. Vergi Sorumlusu Bölümü

     “Vergi Sorumlusunun” bilgilerinin bulunduğu bölüm, vergi sorumlusunun Vergi Kimlik Numarası (T.C. Kimlik No), Vergi Kimlik Numarası, Soyadı (Unvanı), Adı (Unvanın Devamı), Ticaret Sicil No, E-Posta Adresi, İrtibat Telefon No alanlarından oluşmaktadır.

     2 - VERGİYE TABİ İŞLEMLER

     Vergiye Tabi İşlemler Kulakçığı Matrah ve Vergi Bildirimi tablosu ile Mahsup Edilen Vergiler bölümlerinden oluşmaktadır.

     3 - ÖDEMELER

     Tevkifata tabi ödemelere ilişkin bildirimin ayrıntılı bir şekilde yazıldığı bölümdür. Bu bölümde 011 ila 020 arasında yer alan ücret ödeme türlerine ilişkin bilgiler yer almaz. Diğer ödeme türlerine ilişkin bilgiler tür kodu bazında toplulaştırılarak, vergiye tabi işlemler kulakçığına aktarılmalıdır. 

     4 - SGK BİLDİRİMLERİ

     5510 sayılı Kanunun 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi (SSK) kapsamında sigortalı çalıştıran özel nitelikteki işyeri işverenleri/aracı/sigortalıyı geçici olarak devir alanlarca, çalışan sigortalılara ait hizmet ve prim bilgilerinin gösterileceği bölümdür. SGK Bildirimleri kulakçığı, Sigortalı Çalışan Bilgileri (Kapsar Nitelikli) ve SGK Bildirge Değişiklikleri (Önceki Beyannameden Farklar) tabloları olarak 2 bölümden oluşmaktadır.

     5510 sayılı Kanunun 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı çalıştırılan işyeri için

  • İşkolu Kodu
  • Yeni / Eski Ünite Kodu
  • İşyeri Sıra Numarası
  • İl Kodu
  • İlçe Kodu
  • Kontrol Numarası
  • varsa "Geçici İş İlişkisi Kurulan İşveren Numarası (Alt İşveren (Aracı) Numarası) içeren eden bir sicil numarası verilir.
     4.1. Sigortalı Çalışan Bilgileri Tablosu:

     Bu bölüm tüm çalışanlara ilişkin bilgileri içerecek şekilde düzenlenecektir. Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesi bir dönem için ilk defa verileceği zaman SGK Bildirimleri bölümünde sadece bu tablo doldurulacaktır. Bu tabloda yer alan bilgiler her zaman çalışanlara ait bilgilerin son geçerli durumunu yansıtacak şekilde düzenlenecektir.

     4.1.1. Belge Mahiyeti: 
     Asıl, ek ya da iptal kodlarından biri seçilecektir.

     4.1.2. Belge Türü: 
     Sigortalıların çalışmalarının niteliğine uygun belge türlerinden biri seçilmelidir.

     4.1.3. Düzenlemeye Esas Kanun No: 
     Bu alandan ilgili işyeri ve sigortalılar için, varsa uygulanabilecek sigorta primi işveren hissesi desteği seçilebilmektedir. Herhangi bir teşvikten yararlanılmıyorsa “Kanun türü yoktur.” seçilmelidir.

     4.1.4. Yeni Ünite Kodu: 
     26 karakterli işyeri SGK numarasının 6. ve 7. karakterleridir.

     4.1.5. Eski Ünite Kodu: 
     26 karakterli işyeri SGK numarasının 8. ve 9. karakterleridir.

     4.1.6. İşyeri Sıra Numarası: 
     26 karakterli işyeri SGK numarasının 10-16. karakterleridir.

     4.1.7. İl: 
     26 karakterli işyeri SGK numarasının 17-19. karakterleridir.
     
     4.1.8. Alt İşveren Kodu: 
     26 karakterli işyeri SGK numarasının 24-26. karakterleridir.

     4.1.9. SSK Sicil No: 
     Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından sigortalıya verilen 13 haneli numaradır.

     4.1.10. SG No (T.C. Kimlik No): 
     T.C. Uyruklular için TC kimlik numarası, yabancı uyruklu sigortalılar için NVİGM' den verilen ve 9 ile başlayan 11 haneli numaradır.

     4.1.11. Adı / Soyadı: 
     Çalışanın adı SGK kayıtlarına uygun olarak doldurulmalıdır. Farklı bir şekilde yazılması durumunda bildirim hatalı kabul edilir.

     4.1.12. Prim Ödeme Günü: 
     Sigortalıların ay içinde prim almaya hak kazandıkları gün sayıları yazılır. Ay içinde tam çalışılması halinde, ay içindeki gün sayısına bakılmaksızın, 30 gün olarak dikkate alınmalıdır. Ay içinde tam çalışılmamışsa buraya yazılan gün sayısı ile eksik gün sayısı toplamı 30 olmalıdır.
     Ayın/dönemin ilk gününde işe giren ve o ayda tam çalışan sigortalılar hariç, ay/dönem içinde işe giren sigortalıların prim ödeme gün sayıları, işe giriş tarihleri ve ayın/dönemin kaç gün olduğuna bakılarak parmak hesabı yapılmak suretiyle hesaplanır. Yani, sigortalının işe girdiği günden önceki gün sayısı, o aydaki toplam gün sayısından düşülür. Örneğin; sigortalının işe girdiği ay 30 gün çekiyorsa ve sigortalı ayın beşinde işe girmişse, 30 – 4 = 26 gün üzerinden bildirilir. Eğer ay 31 gün çekiyorsa ve ayın ikisinde işe girmişse, 31 – 1 = 30 gün olarak bildirilir.
     Ayın/dönemin son gününde çalıştıktan sonra işten ayrılan sigortalılar hariç olmak üzere, ay içinde işten ayrılan sigortalıların prim ödeme gün sayıları, işten çıkış tarihleri ve ayın/dönemin kaç gün olduğuna bakılarak parmak hesabı yapılmak suretiyle hesaplanır. Sigortalı o ayın ilk gününden beri işyerinde çalışıyor ve ay bitmeden işyerinden ayrılmışsa, ayın kaç gün çektiğine bakılmaksızın, ayrıldığı gün ayın kaçıncı gününe tekabül ediyorsa o kadar gün üzerinden sigortalı olarak bildirilecektir. Örneğin; ayın beşinde ayrılmışsa 5, ayın yirmi üçünde ayrılmışsa 23 gün üzerinden prim ödeme gün sayısı girilir.

     4.1.13. Hak Edilen Ücret: 
     Sigortalının ay içinde çalışması karşılığında hak ettiği ücret yazılacaktır.

     4.1.14. Prim, İkramiye ve Bu Nitelikteki İstihkak: 
     Prim, ikramiye gibi istihkaklardan ilgili ay içinde yapılan ödemelerin brüt toplamı yazılacaktır.

     4.1.15. İşe Giriş Gün/Ay: 
     Sigortalının ay içinde işe başlaması durumunda doldurulacaktır.

     4.1.16. İşten Çıkış Gün/Ay: 
     Sigortalının ay içinde işten çıkması durumunda doldurulacaktır.

     4.1.17. İşten Çıkış Nedeni: 
     Sigortalı işten çıkmış ise, durumuna uygun işten çıkış nedeni seçilecektir. İşten çıkılmamışsa boş bırakılmalıdır.

     4.1.18. Eksik Gün Sayısı: 
     Ay içinde bazı iş günlerinde çalışılmayan ve çalışılmayan bu günler için ücret alınmayan günler yazılacaktır.

     4.1.19. Eksik Gün Nedeni: 
     Sigortalının eksik günü varsa nedeni listeden seçilmelidir. Eksik gün yoksa boş bırakılmalıdır.
     
     4.1.20. Meslek Kodu: 
     Sigortalının tabi olduğu meslek kodu yazılacaktır.

     4.1.21. İstirahat Süresinde Çalışmamıştır (E/H): 
     Evet veya hayır seçilecektir.

     4.1.22. Tahakkuk Nedeni: 
     Tahakkuk nedenlerinden çalışanın durumuna uygun olan seçilecektir. Farklı tahakkuk nedenleri için farklı tahakkuk fişleri oluşur. Yasal süresinde verilmiş sayılan hallere ilişkin tahakkuk nedenlerinin seçilebilmesi için (F-G-H-I-J-K-L-M-N-O-P) kanıtlayıcı belgelerle birlikte işyerinin bağlı bulunduğu sosyal güvenlik il müdürlüğüne/sosyal güvenlik merkezine müracaat edilmek suretiyle gerekli kodlamanın yapılması gerekmektedir.

     4.1.23. Hizmet Dönem Ay/Yıl: 
     Hizmetin ait olduğu dönem normal yasal süresindeki beyannameler için tahakkuk dönemi ile aynı olmalıdır. Hizmetin ait olduğu dönem beyannamenin tahakkuk döneminden sonra olamaz.

     4.1.24. Gelir Vergisinden Muaf: 
     Sigortalı gelir vergisinden muaf ise “evet” seçilecektir. Bu durumda gelir vergisi matrahı ve gelir vergisi kesintisi boş bırakılacaktır.

     4.1.25. Asgari Geçim İndirimi: 
     Sigortalı için hesaplanacak asgari geçim indirimi tutarı bu bölüme yazılacaktır. Burada belirtilen asgari geçim indirimi toplamları vergi bildirimi bölümünde belirtilen asgari geçim indirimi ile tutarlı olmalıdır.

     4.1.26. İlgili Döneme Ait Gelir Vergisi Matrahı: 
     Sigortalının gelir vergisine tabi olması durumunda bu bölüme gelir vergisi matrahı yazılacaktır. Bu bölümde yer alan tutarların toplamı ile vergi bildirimi bölümünde ilgili kod altında yer alan toplam gelir vergisi matrahının tutarlı olması gerekmektedir.

     4.1.27. Gelir Vergisi Engellilik Oranı: 
     Sigortalı engellilik indirimine tabi ise engellilik oranı belirtilecektir.

     4.1.28. Gelir Vergisi Kesintisi: 
     Sigortalının gelir vergisi kesintisi tutarı yazılacaktır. Bildirilen tüm sigortalıların bu alanda yer alan toplamları ile vergi bildirimi bölümünde çalışanlardan yapılan kesintilere ilişkin beyanların toplamı tutarlı olmalıdır. Örneğin: Asgari ücretle çalışan sigortalıların bu bölümde yer alan tutarlarının toplamı ile vergi bildirimi bölümünde 011 kodundan yapılan beyanın tutarlı olması gerekmektedir.

     Bir döneme ilişkin beyanname verilirken, işyerinde çalışan tüm sigortalılara ilişkin bilgilerin tabloya yazılması gerekmektedir.

     5 - DÜZENLEME BİLGİLERİ

     Düzenleme Bilgileri kulakçığı vergi sorumlusuna ve beyannameyi düzenleyene ait bilgilerin girildiği iki bölümden oluşur.

     Vergi Sorumlusunun bölümünde, Vergi Kimlik Numarası (T.C. Kimlik No), Vergi Kimlik Numarası, Soyadı (Unvanı), Adı (Unvanın Devamı), E-Posta Adresi, İrtibat Telefon No alanları bulunur. Burada “Vergi Sorumlusu” opsiyonel alanı seçilmesi durumunda, girilen bilgiler ile “Genel Bilgiler” kulakçığındaki vergi sorumlusunun bilgileri aynı olmalıdır.

     Beyannameyi Düzenleyene ilişkin T.C. Kimlik No, Vergi Kimlik Numarası, Soyadı (Unvanı), Adı (Unvanın Devamı), Ticaret Sicil No, 
E-Posta Adresi, İrtibat Telefon No alanları bulunur.

     6 - EKLER

     6.1. Yer altı Maden İşletmeleri Bildirimi:
     
     Gelir Vergisi 128 nolu Genel Tebliğinde toprak altı işletmesi halinde bulunan madenlerde cevher istihsali ve bununla ilgili diğer işlerde çalışan işçi, mühendis, jeolog, topoğraf gibi hizmet erbabının münhasıran yer altında çalıştıkları zamanlara ait ücretleri ile bu tür hizmet erbabına yıllık dönemler itibariyle yapılan ikramiye ve benzeri nitelikteki ödemelerin yer altında çalışılan süreye isabet eden kısımlarının GVK. nun 23/3. maddesi gereğince vergiden istisna edileceği açıklanmıştır. Yer altında çalışan kişiler yer üstünde de çalışıyorsa, bu çalıştıkları süre Gelir Vergisine tabiidir.
Mükelleflerin yer altında çalışan işçi sayısı ve ruhsat bilgileri bu bölümde yer almalıdır

     6.2. İş yeri Bilgileri:

     Vergi dairelerinde kayıtlı olan tüm işyerlerine ilişkin bilgiler burada yer almalıdır. Bu bölümde merkez veya mükellefiyetsiz şubeler bildirilmelidir. Gelir stopaj mükellefiyeti olan şubeler “merkez” seçeneğini kullanarak ayrı bir beyanname vermeli ancak şube kodu olarak mükellefiyetli şubeye ait kod yazmalıdır.

     6.3. İstihdamın Teşvikine İlişkin Bildirim:

     687 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Düzenlemeler Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 3’üncü maddesiyle 25/8/1999 tarihli ve 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanununa eklenen geçici 18 inci maddenin uygulamasına yönelik açıklamalar 297 seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinde açıklanmıştır. Buna göre muhtasar ve prim hizmet beyannamesinde yer alan bu ekteki terkin edilecek tutarlar toplamı vergiye tabi işlemler bölümünde ilgili alana aktarılmaktadır.

     6.4. G.V.K. Geçici 80. Madde Kapsamında Gelir Vergisi Stopaj Teşvikine İlişkin Bildirim:

     6322 sayılı Kanunun 12.Maddesi ile Gelir Vergisi Kanunu’na eklenen Geçici 80 inci maddenin uygulanmasına ilişkin açıklamalar 283 No'lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinin 4. maddesinde yer almaktadır. Gelir vergisi stopajı teşvikinin amacı Bakanlar Kurulunca istatistiki bölge birimleri sınıflandırması, kişi başına düşen milli gelir veya sosyo-ekonomik gelişmişlik düzeyleri dikkate alınmak suretiyle belirlenecek illerde yapılacak yatırımlar için, Ekonomi Bakanlığı tarafından düzenlenen yatırım teşvik belgeleri kapsamında 31/12/2023 tarihine kadar gerçekleşen yatırımlarda teşvik belgelerinde öngörülen ve fiilen istihdam edilen işçilerin asgari ücretin brüt tutarına tekabül eden ücretleri üzerinden hesaplanan gelir vergisinin, yatırımın kısmen veya tamamen işletilmesine başlanılan tarihten itibaren 10 yıl süreyle verilecek muhtasar beyanname üzerinden tahakkuk edecek vergiden terkin edilmesi imkânı sağlanmaktadır.

     6.5. 4691 Sayılı Kanun Kapsamında Bildirim:

     4691 Sayılı Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu kapsamında, teknoloji geliştirme bölgelerinde çalışan; AR-GE, tasarım ve destek personelinin bu görevleri ile ilgili ücretleri 31/12/2023 tarihine kadar her türlü vergiden müstesnadır. Gelir vergisi stopajı ve sigorta primi işveren hissesine ilişkin teşviklerden yararlanacak olan destek personeli sayısı, AR-GE ve tasarım personeli sayısının yüzde onunu aşamaz. (Bakınız:1 Seri Nolu Kurumlar Vergisi Genel Tebliği Madde 5.12.2)

     6.6. Gelir Vergisi Stopaj Teşvikine İlişkin Bildirim (06.06.2008 Öncesi):
     
     31.12.2008 tarihine kadar uygulanmak üzere, 2 nci maddenin (a) bendi kapsamındaki illerde, 1.10.2003 tarihinden itibaren yeni işe başlayan gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin, bu iş yerlerinde çalıştırdıkları işçiler ile 1.10.2003 tarihinden önce işe başlamış olan gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin bu tarihten önce ilgili idareye vermiş oldukları en son dört aylık sigorta prim bordrolarında bildirdikleri işçi sayısına ilâve olarak yeni işe aldıkları ve bu iş yerlerinde fiilen çalıştırdıkları işçilerin ücretleri üzerinden hesaplanan gelir vergisinin organize sanayi veya endüstri bölgelerinde kurulu iş yerleri için tamamı, diğer yerlerdeki iş yerleri için % 80’i, verilecek muhtasar beyanname üzerinden tahakkuk eden vergiden terkin edilir.

     Terkin edilecek tutar, yeni işe alınan işçi sayısı ile asgari ücret üzerinden ödenmesi gereken verginin çarpımı sonucu bulunacak tutarın organize sanayi ve endüstri bölgelerindeki iş yerlerinde tamamını, diğer yerlerdeki iş yerlerinde ise %80’ini aşamaz. Bu bölümde yer alan terkin tutarı, varsa 2008 sonrası ekte belirtilen tutarla birlikte, vergiye tabi işlemler bölümünde ilgili alana aktarılmaktadır.

     6.7. Gelir Vergisi Stopaj Teşvikine İlişkin Bildirim (06.06.2008 Sonrası):

     5084 sayılı Teşvik Kanunu kapsamındaki illerde asgari geçim indirimi uygulamasına ilişkin 69 no.lu GV sirküleri uyarınca Mayıs/2008 döneminden itibaren verilecek muhtasar beyannamelerde asgari ücret üzerinden hesaplanan gelir vergisinden öncelikle asgari geçim indirimi tutarı mahsup edildikten sonra kalan tutarın 5084 sayılı Kanun kapsamında terkine konu edilmesi gerekmektedir. Bu bölümde yer alan terkin tutarı, varsa 2008 öncesi ekte belirtilen tutarla birlikte, vergiye tabi işlemler bölümünde ilgili alana aktarılmaktadır.

     6.8. Ar-Ge Kapsamında Gelir Vergisi Stopajı Teşvikine İlişkin Bildirim:

     5746 sayılı Araştırma, Geliştirme ve Tasarım Faaliyetlerinin Desteklenmesi hakkında Kanunda yer alan gelir vergisi stopajı teşviki uygulamasına ilişkin açıklamalar “5746 Sayılı Araştırma, Geliştirme Ve Tasarım Faaliyetlerinin Desteklenmesi Hakkında Kanun Genel Tebliğinde (Seri No:4) yer almaktadır. Bu bölümdeki terkin edilecek tutarlar toplamı “vergiye tabi işlemler” bölümünde ilgili alana aktarılmaktadır.

     6.9. Serbest Bölgelerde Gelir Vergisi İstisnasına İlişkin Bildirim:

     3218 sayılı Serbest Bölgeler Kanununa göre “Serbest bölgelerde üretim faaliyetinde bulunan mükelleflerin bu bölgelerde imal ettikleri ürünlerin satışından elde ettikleri kazançları ile serbest bölgelerde, bakım, onarım, montaj, demontaj, elleçleme, ayrıştırma, ambalajlama, etiketleme, test etme, depolama hizmeti alanlarında faaliyette bulunan ve hizmetin tamamını Türkiye’de yerleşmiş olmayan kişilerle, işyeri, kanuni ve iş merkezi yurt dışında bulunanlara veren hizmet işletmelerinin, söz konusu hizmetlere konu malların serbest bölgelerden Türkiye’ye herhangi bir şekilde girişi olmaksızın yabancı bir ülkeye gönderilmesi şartıyla bu hizmetlerden elde ettikleri kazançları gelir veya kurumlar vergisinden müstesnadır.” Muhtasar beyannamede bu bölgede üretim faaliyetinde çalışanlara ilişkin yapılan gelir vergisi tevkifatları bildirilmektedir. Bu bildirime istinaden vergi dairelerince tecil-terkin uygulaması yapılmaktadır.

     6.10. Kültür Yatırımları ve Girişimlerine İlişkin Bildirim:

     5225 sayılı Kanun kapsamında kültür yatırım ve girişimleri için uygulanacak gelir vergisi stopaj indirimi bu bölümde beyan edilmektedir. İlgili kanun uyarınca belge almış kurumlar vergisi mükellefi yatırımcı veya girişimcilerin, ilgili idareye verecekleri aylık sigorta prim bordrolarında bildirdikleri, münhasıran belgeli yatırım ve girişimde çalıştıracakları işçilerin ücretleri üzerinden hesaplanan gelir vergisinin, yatırım aşamasında üç yılı aşmamak kaydıyla %50’si, işletme aşamasında ise yedi yılı aşmamak kaydıyla %25’i, verilecek muhtasar beyanname üzerinden tahakkuk eden vergiden terkin edilmektedir. (5225 s. Kanun Md. 5/b). Bu bölümdeki terkin edilecek tutarlar toplamı “vergiye tabi işlemler” bölümünde ilgili alana aktarılmaktadır.

     DÜZELTME BEYANNAMELERİ

     1. Vergi Kesintilerine İlişkin Düzeltmeler:

     Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesinin vergi kesintilerine ilişkin bölümlerinde hesap hatası, eksik bildirim, T.C. Kimlik No hatası vb. hatalar olması durumunda, düzeltme beyannameleri aynı dönem için daha önce verilen beyannameler dikkate alınmaksızın, beyan edilmek istenen tüm bilgiler olması gereken son durumu gösterecek şekilde düzenlenmelidir.

     Verilen düzeltme beyannamesi eski beyannameyi hükümsüz hale getirir ancak tahakkukların tümü geçerlidir. Yapılan düzeltme matrah artırıcı yönde ise, sistem tarafından düzeltme beyannamesinde belirtilen matrah ile önceki beyannamedeki fark kadar tahakkuk düzenlenir. Hem ilk beyannamenin tahakkuku hem de ikinci beyannamenin tahakkuku geçerlidir.

     Yapılan düzeltme matrah azaltıcı yönde ise düzeltme beyannamesinin tahakkuku sistem tarafından sıfır olarak kesilir. Vergi dairesine başvurularak ilk beyannamenin tahakkuku düzeltilir.  

     2. SGK Bildirimlerine İlişkin Düzeltmeler:

     SGK bildirimleri bölümünde hata olması durumunda, düzeltme beyannamesi gönderilmek istenildiğinde “Sigortalı Çalışan Bilgileri” tablosuna sadece iptal edilmek, değiştirilmek veya eklenmek istenilen bilgiler girilmelidir. Daha önce beyan edilmiş ve düzeltme beyannamesinde de yine aynı şekilde kalması istenilen bilgilerin “Sigortalı Çalışan Bilgileri” tablosuna tekrar yazılmasına gerek yoktur. Bu bilgiler için tablo üzerinde yer alan “Bu döneme ilişkin önceki beyannamemde / beyannamelerinde beyan ettiğim sigortalı çalışan bilgilerinin, aşağıdaki tabloda yapmış olduğum değişiklik ve eklemeler dışında aynı olduğunu beyan ederim.” kutucuğunun işaretlenmesi yeterlidir.

     İlk beyannamede beyan edilen 222222222 SSK sicil numaralı çalışana ilişkin olarak belge ve kanun türünde düzeltme yapılmasının gerektiği durumlarda, bu belge ve kanun türü için daha önce başka sigortalı çalışanlar nedeniyle ASIL belge düzenlendiğinden, düzeltme beyannamesi verilirken bir iş yerine ilişkin olarak verilen bildirimde çalışana ilişkin İş yeri sicil numarası, belge numarası, kanun numarası, tahakkuk türü ve hizmet dönemi dışındaki herhangi bir konuda değişiklik yapılması gerektiğinde “Sigortalı Çalışan Bilgileri” bölümünde “İPTAL” kodu seçilerek, söz konusu hatalı kayıt ilk beyannamede yer alan şekliyle bildirilir. Daha sonra ikinci satırda “EK” kodu ile çalışana ilişkin istenilen kaydın olması gereken son haline ilişkin bilgiler yazılır.
     Bir iş yerine ilişkin olarak verilen bildirimde herhangi bir sigortalı bilgisinde eksiklik olduğunda, “EK” kodu ile bildirilir.
     Bir iş yerine ilişkin olarak verilen bildirimde herhangi bir sigortalı bildirimden çıkartılmak istendiğinde, “Sigortalı Çalışan Bilgileri” bölümünde “İPTAL” kodu ile bildirilir. İptal edilmek istenilen kayıtların tüm bilgileri önceki bildirimlerde yer aldığı şekliyle yazılmalıdır.
     Kanuni süresi içerisinde istenilen sayıda düzeltme beyannamesi verilebilir. Kanuni süresi içindeki düzeltme beyannameleri için damga vergisi tahakkuk etmez.

     BEYANNAMENİN E-BEYANNAME SİSTEMİNE GÖNDERİLMESİ

     Beyanname Düzenleme Programında veya başka bir platformda hazırlanan beyanname dosyası xml formatında kaydedilir.  Beyanname düzenleme programında veya herhangi bir zip programında sıkıştırılarak paketlenir. Paket büyüklüğü en fazla 15 MB büyüklüğünde olmalıdır.

     İnternet Vergi Dairesi E-Beyanname bölümüne kullanıcı kodu, parola ve şifre ile bağlanılır. Paket gönder menüsünden sisteme gönderilecek paket seçilir. “Gönder” butonuna basılarak sisteme gönderilir.
Sisteme gönderilen beyanname “Kontrol Et” butonu ile kontrol edilir.

     Tahakkukların Onaylanması:
  •     Sisteme gönderilen beyannamelerde vergi kesintilerine ilişkin hata olmaması durumunda bir adet tahakkuk fişi elektronik ortamda mükellefe gösterilir.
  •     Sigortalılara ilişkin prim ve hizmet bildirimleri bölümü için, sisteme girilen bilgilerde hata olmaması durumunda, mükellefin durumuna uygun olarak, en az bir tane olmak üzere tüm tahakkuk fişleri elektronik ortamda mükellefe gösterilir. 
  •     Oluşan tahakkuklar mükellef tarafından “Onay” tuşuna veya “Özel Onay” tuşuna basılarak onaylanır. “Özel Onay” vergi kesintileri tahakkuku için sonuç doğurmakta olup, sigortalılara ilişkin tahakkuklar açısından “Onay” ve “Özel Onay” arasında bir fark bulunmamaktadır.
  •     Hatalı tahakkukların bulunması durumunda mükellef tarafından istenilirse hatalar düzeltilerek beyanname yeniden sisteme gönderilip tekrar kontrollerden geçirilir. Bu durum tercih edilmezse, hatalılar göz ardı edilerek hatasız oluşan tahakkuklar da onaylanabilir. Bu durumda hatalı kayıtları düzeltmek için düzeltme beyannamesi verilmesi gerekmektedir.
  •     Tahakkuklara onay verilmesi durumunda, onay sonucu gelmeden sisteme aynı döneme ilişkin yeni bir paket gönderilemez.
  •     Düzeltme beyannamelerinde oluşması beklenen tüm tahakkukların hatasız olması gerekmektedir. Herhangi bir hata içermesi durumunda düzeltme beyannameleri onaylanamaz. Bu nedenle hatalı satır bulunması durumunda hatanın giderilmesi veya bu satırların beyannameden çıkarılarak yeniden sisteme gönderilmesi gerekmektedir.
     Kanuni Süresinden Sonra Verilecek Beyannameler

     Kanuni süresinden sonra verilecek Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamesi de elektronik ortamda verilecektir. Beyannamenin vergi kesintileri ile ilgili bölümü açısından kanuni süresinden sonra verilecek beyannameler için tahakkuk fişi ve duruma göre ihbarname oluşturulur.
“Yasal Süresi Dışında Verilme” Tahakkuk Nedeni Seçilerek Verilecek Beyannameler:
     5510 sayılı Kanuna göre sigortalıların prime esas kazanç ve hizmet bilgilerine ilişkin kanuni süresinden sonra beyanname veriliyorsa, bu beyannameler Sosyal Güvenlik Kurumunca Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinin 103’üncü maddesine göre incelenerek uygun görülmesi halinde kabul edileceğinden, tahakkuk ve hizmet fişi onay esnasında düzenlenmez. (Onay işleminden sonra tahakkuk oluşturulabilir.)

     ÖZELLİKLİ DURUMLAR

     İşten Ayrılış Bildirgesi Verilmiş İş yerleri İçin Beyanname:

     İşten ayrılış bildirgesi verilmiş iş yerleri için vergilendirme dönemi içerisinde (beyan dönemi başlamadan) muhtasar ve prim hizmet beyannamesi verilebilir. Ancak bu beyannamede vergi kesintilerine ilişkin bilgiler yer almamalıdır. Beyannamenin sadece SGK bildirimi bölümü dolu olmalıdır.

     Bu beyannamede yer alan kişiler ve iş yerleri için daha önceki dönemlere ilişkin beyan edilmesi gereken bilgi varsa bu beyanlar yapılmış olmalıdır.

     Daha sonra işten ayrılış nedeniyle erken verilen beyanname için normal beyan dönemi başladığında verilecek beyanname, aynı vergilendirme dönemine ilişkin ikinci beyanname olduğundan, düzeltme beyannamesi olarak verilmelidir.

     Tahakkukların Ödenmesi:
  •    Beyanname verildikten sonra oluşan tahakkukların ödemesi, tabi olduğu kanunlara göre belirlenmektedir.
  •    Damga vergisi ve gelir stopaj yönünden oluşan tahakkuk fişi, vergi kanunlarına göre belirlenen vadede ve Gelir İdaresinin belirlediği ödeme kanalları aracılığıyla yapılabilir.
  •    Prim ve hizmete ilişkin tahakkuklar için ilgili kanunlarda belirtilen vadede ve Sosyal Güvenlik Kurumunun belirlediği ödeme kanalları aracılığıyla yapılabilir. 

FİLİZ ERBOĞA
İK Danışmanı / Profesyonel Koç



FAZLA MÜTEVAZI OLMAMAK GEREK

NEDEN FAZLA MÜTEVAZI OLMAMAK GEREK?

Mütevazi olmanın çok üstün bir davranış olduğunu düşünmekle beraber suistimale açık bir davranış olduğunu yaşam bize göstermekte. Araştırmalar, düşünceler yaşam var oldukça değişkenlik gösterecektir. Doğru bildiklerimizin bir gün yanlış olduğunu, yanlışların doğru olduğunu düşünebiliriz. Ancak günümüzde çoğumuzun hem fikir olduğu bir konu var önce kendimizi sevmeliyiz, isteklerimizin, hislerimizin farkında olmalıyız. Bu durumun bencil insan olmakla aynı olmadığının ayrımını yapabilmeliyiz. Üstün Dökmen’ in bir sözü var “Bize bağımlı değil, bağlı çocuklar yetiştirmeliyiz”. Ailede ve okulda geleneksel eğitim şeklinden uzaklaşmak gerektiğini, öz saygı, bireysel başarının toplum ve dünyaya faydalarını göz ardı etmemeliyiz.


Çoğu kültürde alçak gönüllülük iyi bir özellik olarak görülür. Ancak yeni araştırmalar gurur duyma ve bunu gösterme eğiliminin evrimsel nedenlere bağlı olarak geliştiğini ve bugün de önemli bir rol oynadığını gösteriyor.

Gururun ve övünmenin kötü bir şey olduğunu dinleyerek büyürüz çoğumuz. Ama övünmek yıkıcı bir etken olarak görülmeyi hak etmiyor aslında. Bu duygunun evrimsel bir fonksiyonu olduğunu ve dünya ile iletişimimizde önemli rol oynadığını gösteren yeni bulgular var.

Gurur gösterilerine her kültürde ve her yaşta rastlanır. Ona atfedilen belli bir duruş bile vardır: dik durmak, kolları açmak, başı yukarı kaldırmak gibi. British Columbia Üniversitesi'nde psikoloji profesörü ve Pride: The Secret of Success (Gurur: Başarının Sırrı) kitabının yazarı Jessica Tracy'nin yaptığı araştırmalar, doğuştan kör insanların bile bu duruşu sergilediğini ve bunun gururun sosyal bakımdan öğrenilen bir davranıştan ziyade evrimsel yapımızın bir parçası olduğunu gösteriyor.

Başka bir yeni araştırmaya göre, gurur hissi, kişiye ve etrafındakilere bazı sosyal yararlar getirdiği için ortaya çıkıyor.

California Üniversitesi'nde Evrimsel Psikoloji Profesörü Leda Cosmides, avcı-toplayıcı toplumlarda, kişinin esenliğinin önemi konusunda diğer üyeleri ikna etmede gururun temel rol oynadığını belirtiyor.
Puanlama ile gurur düzeyi arasında paralellik görülüyordu. Yani bir özelliğin bize gurur vereceğini düşünüyorsak bu, o özellikle diğer insanlara iyi görünme durumudur. Bir başarıdan hissettiğimiz gururun büyüklüğü, diğer insanların o başarıya verdiği değerle belirlenir.

"Gurur hissinin yoğunluğu, sosyal dünyanın yaptığınız şeye ne kadar değer vereceğinin ölçüsüdür" diyor Cosmides. "Bu duygular karar mekanizmanıza gönderilen sinyallerdir. Sosyal bakımdan ne kadar yarar göreceğinizi kestirirler."

Bu araştırmanın sanayileşmiş ülkelerde yapılmış olması nedeniyle, gururun evrim yoluyla insanda oluşmuş bir özellik mi olduğu yoksa medya yoluyla birbirinden öğrenilmiş bir davranış mı olduğu sorusu netlik kazanamadığından bu yıl yeni bir araştırma yapıldı. Her kıtadan küçük toplulukları da temsil edecek tarzda 567 kişiye önceki araştırmada sorulanlara benzer sorular yöneltildi.

Burada da aynı bağlantı öne çıktı. Yani insanların belli özellikler için duyacakları gurur derecesi başkalarının o özelliklere karşı duyduğu hayranlık derecesi ile örtüşüyordu.

Sznycer, gurur ile ona verilen sosyal değer arasındaki bağlantının insan olmanın bir özelliği olarak evirildiği kanısında.

Peki gurur bu kadar önemliyse neden olumsuz görülüyor?

Uzmanlara göre sorun, bir başarıdan veya özellikten dolayı duyduğumuz gurur, ona verilen gerçek sosyal değeri aştığı zaman ortaya çıkıyor. Bu durum hayranlıktan ziyade güceniklik yaratıyor.

Jessica Tracy'ye göre işin sırrı, özsaygının düşük olması, fazla arkadaş sahibi olmama, saldırganlık gibi özelliklerle bağlantılı görülen kibir ile hedeflerimizi başarıp kendi değerimizden kuşku duymadığımızda hissettiğimiz gerçek gurur arasında ayrım yapabilmekten geçiyor.
"Çoğu insanın aklına ilk gelen 'kötü gurur' oluyor… bu kibir, böbürlenme, kendini gözünde büyütme özelliğidir. Oysa başarıları karşısında hakiki gurur duyanlar "sosyal ilişkilerde çok başarılıdır, özsaygıları yüksektir, ilişkide oldukları partnerlerine yakından bağlıdırlar, ideal kişilik özelliklerine sahiptirler".

Önemli olan gurur duygusunun narsisizm veya gururdan değil, gerçek başarıdan kaynaklanıyor olmasıdır. Narsisizm optimal seviye olmayabilir, ama sağlıklı ve dayanakları olan bir gurura kucak açmak gerekir. Zira evrim bize bu gurur duygusunu hissettiriyor denebilir.

FİLİZ ERBOĞA
İK Danışmanı / Profesyonel Koç

Kaynak: BBC Future



ASGARİ ÜCRETLE ÇALIŞANLARIN DİKKATİNE..

2018 EYLÜL AYINDAN İTİBAREN ASGARİ ÜCRETLE ÇALIŞANLARIN NET ÜCRET FARKLARININ İLAVE ASGARİ GEÇİM İNDİRİMİ YOLUYLA ÖDENMESİ


11.06.2018 tarih ve 30448 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Tebliğ ‘Gelir Vergisi Genel Tebliği (Seri No: 303)’in 13. ile 14. maddelerinde “İlave Asgari Geçim İndirimi Düzenlemesi” yapılmıştır. Söz konusu düzenleme kapsamında;

2018 Eylül ayından itibaren asgari ücretlilerin net ücretleri 1.603,12 TL’ nin altına düşmektedir. Asgari ücretli çalışanları olan işveren ve yetkililerinin Eylül ve sonrası aylarda sorun yaşamamaları için bordro parametre ayarlamalarını yaptırmalarını ve aşağıda belirtilen açıklamalar doğrultusunda işlemlerin gerçekleşmesi önem arz etmektedir.   

1) Net ücretleri, 193 sayılı Kanunun 103.üncü maddesinde yazılı tarife nedeniyle aynı Kanunun 32.inci maddedeki esaslara göre sadece kendisi için asgari geçim indirimi hesaplanan asgari ücretlilere, içinde bulunulan yılın ocak ayına ilişkin ödenen net ücretin altında kalanlara, bu tutar ile bu tutarın altında kalındığı aylara ilişkin olarak aylık hesaplanan net ücreti arasındaki fark tutar, ücretlinin asgari geçim indirimine ayrıca ilave edilmelidir.

2) Asgari geçim indirimi bordrosunda yer alan ilave tutar dahil toplam asgari geçim indirimi tutarı, ücret ödemesinin yapıldığı döneme ilişkin ücret bordrosunun “Asgari Geçim İndirimi” satırına aktarılmalıdır.

3) Hesaplanan ilave tutar dahil toplam asgari geçim indirimi tutarı, hizmet erbabının ücreti üzerinden hesaplanan gelir vergisinden mahsup edilmelidir.

4) Asgari geçim indiriminin toplamı, ücretlinin o aydaki ücretinden kesilen gelir vergisinden fazla olmamalıdır.

5) Net ücret, yasal kesintiler sonrası ücret tutarına asgari geçim indiriminin ilavesi sonucu oluşan ücreti ifade etmektedir.

6) Hizmet erbabına yapılan ve ücret olarak kabul edilen tazminat ve prim gibi mutat olmayan ödemeler, esas itibarıyla yıllık bazda ücretlinin gelirini artırdığından, bu ödemeler nedeniyle üst dilime girilmesi nedeniyle aylık net ücretin düştüğünden söz edilememeli ve ilave asgari geçim indirimi uygulanmamalıdır.

7) Hizmet erbabının, ücret aldığı dönemde işe başlaması veya işten ayrılması, ücretsiz izin ve benzeri nedenlerle net ücretinin Ocak ayında sadece kendisi için asgari geçim indirimi hesaplanan asgari ücretlilere ödenen net ücretin altına düşmesi durumunda ilave asgari geçim indirimi uygulanmamalıdır.

Örnek: Bekar ve çocuksuz olan hizmet erbabı Bay (A)’ nın, 2018 yılı Ocak ayında asgari geçim indirimi dahil net ücreti 1.603,12 TL’ dir.

193 sayılı Kanunun 103.üncü maddesinde yer alan vergi tarifesi nedeniyle Bay (A)’nın, 2018 yılı Eylül ayı net ücreti 1.566,84 TL’ye Ekim, Kasım ve Aralık ayı net ücreti ise 1.516,87 TL’ye düşmektedir.

Bay (A)’nın, Eylül ayından itibaren eline geçen net ücretinin 1.603,12 TL’nin altında kalması nedeniyle, Eylül ayı için (1.603,12-1.566,84=) 36,28 TL Ekim, Kasım ve Aralık ayları için ise (1.603,12-1.516,87=) 86,25 TL asgari geçim indirimine ilave edilerek hizmet erbabına ödenmelidir.

Söz konusu tebliğe; http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2018/06/20180611-9.html linki tıklayarak Ulaşabilirsiniz.

FİLİZ ERBOĞA
İK Danışmanı / Profesyonel Koç



HİÇ ÇABA HARCAMADAN HAFIZAYI GÜÇLENDİRME YÖNTEMİ



Kısa ve uzun dönemli hafızayı güçlendirmenin çok basit bir yöntemi var; bu yöntem öğrencilerin de Alzheimer hastalarının da işine yarıyor.
Yeni bir bilgiyi öğrenmeye çalışırken çoğumuz çok çaba göstermenin etkili olacağını sanırız. Oysa asıl ihtiyacımız olan, kısa bir süre hiçbir şey yapmamaktır. Bir şey öğrendikten sonra bir kenarda oturup 10-15 dakika kafa dinleme halinde yeni öğrendiğiniz bilgiyi çok daha iyi hatırladığınızı göreceksiniz.
Öğrenme sırasında düzenli ara vermek ve bu aralarda hafıza oluşumunu sekteye uğratmamak için beyni meşgul edecek herhangi bir şey yapmamak gerekir. E-postalara, akıllı telefona, internete bakmadan, hiçbir şey yapmadan beyni dinlendirmek…
Bu sadece öğrenciler için değil, hafıza kaybı, demans gibi hastalıklar için de önerilen bir yöntem. Yapılan deneyler, daha önce farkına varılmayan bu yöntemle öğrenme ve hatırlama kapasitesinin artırıldığını gösteriyor.
Beynin hiçbir şekilde meşgul edilmeden dinlenmesi yoluyla hafızanın güçlendirilebileceğine dair ilk veriler 1900'de Alman doktor Georg Elias Muller tarafından ortaya konmuştu. Yaptığı deneylerden birinde, katılımcılardan anlamsız bazı heceleri ezberlemeleri istenmiş, kısa bir süre sonra grup ikiye ayrılarak yarısına hemen, diğer yarısına ise altı dakikalık bir aradan sonra öğrenmeleri için yeni bir liste verilmişti.
Bir buçuk saat sonra test yapıldığında, ara alan gruptakilerin listenin yüzde 50'sini, ara almayanların ise ortalama yüzde 28'ini öğrendiği görüldü. Bu bulgu, hafızanın özellikle yeni bir bilgiyi öğrendikten sonra hassas olduğunu ve anında üzerine yeni bir şey öğrenmeye çalışmanın olumsuz etkisi olacağını gösteriyordu.
2000'lere gelinceye dek bu bulgular üzerinde fazla durulmadı. Ta ki Edinburgh Üniversitesi'nden Sergio Della Sala ile Missouri Üniversitesi'nden Nelson Cowan'ın bu alandaki önemli araştırmaları yapılana dek…
Dinlenmenin önemi
Bu araştırmacılar, özellikle inme gibi nörolojik bir hasara uğramış kişilerde beyni dinlendirme yoluyla hafızayı geliştirmenin ne derece mümkün olduğunu inceliyordu. Deneklere öğrenmeleri için 15 kelimeden oluşan bir liste vermiş, 10 dakika sonra da onlara test uygulamışlardı. Bazı deneylerde denekler standart bilişsel testlere yoğunlaşmaya devam etmiş, diğerlerinde ise karanlık bir odada uyumadan kısa süre dinlenmeye çekilmişlerdi.
Dinlenen hastaların, ezberlemeye çalıştıkları kelimeleri hatırlama oranı yüzde 14'ten yüzde 49'a çıkmıştı. Durumlarında hiçbir ilerleme olmayanlar ise ağır hafıza kaybı olan iki hastaydı. Diğer hastalarda gözlenen gelişme ise onları nörolojik hasara uğramamış sağlıklı insanlarla aynı kategoriye yerleştirmişti.
Daha sonraki sonuçlar daha da etkileyiciydi. Katılımcılardan bazı hikayeleri dinlemeleri, bir saat sonra da onlarla ilgili soruları yanıtlamaları istendi. Dinlenme şansı olmayanlar hikayedeki bilgilerin sadece yüzde 7'sini, dinlenenlerin ise yüzde 79'unu hatırladığı görüldü.
Daha sonra yapılan araştırmalarda ise sağlıklı deneklerde bu dinlenme sürelerinin uzamsal hafızayı da geliştirdiği görüldü. Bu gelişmişlik hali, ilk öğrenilen zaman üzerinden bir hafta geçtikten sonra da devam ediyor, gençleri de yaşlıları da aynı şekilde etkiliyordu. İnme hastalarının yanı sıra Alzheimer hastalığının ilk aşamalarında olanlarda da dinlenmenin benzer etkide bulunduğu görüldü.
Deneklerden, telefon veya başka bir dikkat dağıtıcı cihazı yanlarına almaksızın, sessiz ve az ışıklı bir odada oturup dinlenmeleri istenmişti. Bu sırada özel bir konuya yoğunlaşmamaları halinde daha iyi sonuç alındığı görüldü.
Başka bir araştırmada, dinlenme sırasında deneklerden geçmiş veya geleceğe yönelik bir olayı hatırlamaları istenmiş, sonra yapılan testlerde hatırlama oranları aynı verimlilikte olmamıştı.
Hafıza nasıl oluşuyor?
Bilgi hafızaya ilk aktarıldığında, uzun dönemli hatırlama bakımından pekişme sürecinden geçmesi gerekiyor. Eskiden bunun uyku sırasında olduğu sanılıyordu; zira bu esnada, anıların ilk oluştuğu yer olan hipokampus ile korteks arasında iletişim artışı gözleniyor, daha sonra hatırlamayı sağlayacak yeni sinir bağlantıları bu süreçte oluşup güçleniyordu.
Belki de yatmadan önce öğrendiğimiz şeyleri sonra daha iyi hatırlamamızın nedeni de budur. Daha sonra 2010'da New York Üniversitesi'nde yapılan bir araştırmada, bu durumun sadece uyku ile sınırlı olmadığı, uyanıkken dinlenme anında da benzer sinirsel aktivitenin olduğu görüldü.
Belki de beyin boş kaldığı anları, en son öğrendiği şeyleri pekiştirmede kullanıyor ve bu esnada ekstra uyarıların olmaması bu süreci daha da kolaylaştırıyor. Muhtemelen nörolojik hasarlı beyin dış uyarıcıların daha fazla müdahalesine maruz kaldığı için, bu dinlenmeler özellikle inme ve Alzheimer hastalarında daha etkili sonuç veriyor.
Uzmanlar, hiçbir dikkat dağıtıcı unsur olmaksızın, gün içinde 10-15 dakikalık düzenli dinlenme araları belirlemenin, yeni bilgileri daha iyi hatırlama bakımından herkese yararı olacağını söylüyor.
Daha iyi hatırlamak için:
·   Kendinizi test edin. Öğrendiğiniz bilgiyi hatırlamak için kendinizi zorlamak pasif okumadan çok daha etkilidir.
·   Çalışmanızı aralıklarla yapın. Bugün öğrendiğiniz bir bilgiyi birkaç hafta sonra, unutmaya yüz tutacakken yeniden gözden geçirin.
·   Öğrenirken kendi kendinize anlatın. Böylece öğrendiğiniz şeyin hafızada pekişmesini sağlarsınız.
·   Çeşit katın. Farklı konuları bir arada öğrenmek bazen tek bir konuyu ayrıntılı ve uzun süre çalışmaktan daha etkili olabilir.
ALINTI: David Robson (BBC Future)



İHBAR SÜRESİNİ BEKLEMEYEN İŞÇİ’DEN KESİNTİ YAPILABİLİR Mİ?

4857 Sayılı İş Kanunu Madde 17- Belirsiz süreli iş sözleşmelerinin feshinden önce durumun diğer tarafa bildirilmesi gerekir.
İhbar Tazminatı, işçinin iş kanunundan doğan hakkıdır. İşveren ve işçi akdin feshinde bildirim sürelerine uymak zorundadır.

İş Sözleşmesi,
İşi altı aydan az sürmüş olan işçi için, bildirimin diğer tarafa yapılmasından başlayarak iki hafta sonra,

İşi altı aydan bir buçuk yıla kadar sürmüş olan işçi için, bildirimin diğer tarafa yapılmasından başlayarak dört hafta sonra,

İşi bir buçuk yıldan üç yıla kadar sürmüş olan işçi için, bildirimin diğer tarafa yapılmasından başlayarak altı hafta sonra,

İşi üç yıldan fazla sürmüş işçi için, bildirim yapılmasından başlayarak sekiz hafta sonra feshedilmiş sayılır.

Yukarıda belirtilen iş sözleşmelerinde yer alan bildirim süresine uymadan fesih eden taraf, söz konusu sürenin ücretini ihbar tazminatı olarak karşı tarafa ödemekle yükümlüdür.
İhbar Tazminatı, Gelir Vergisi ve Damga Vergisine tabidir. İhbar tazminatı hesabında haftalar toplanıp ay hesabı yapılmaz. Bir hafta 7 gün kabul edilir. İhbar tazminatında tavan uygulaması yoktur.

İhbar tazminatı, işveren tarafından peşin ödenmesi gereken bir durumdur. İşçi ihbar süresini çalışarak kullanmak durumundadır. Aksi taktirde işveren yasal olarak ihbar tazminatını talep edebilir. Ancak bu durum ihbar süresine uymayan işçi için ihbar tazminatı, ücret alacağından değil dava yoluyla talep edilebilir. İşçi ihbar süresini beklemeden ayrılmak istediğini tazminat tutarının ücret alacaklarından kesilmesini yazılı bir dilekçe ile talep eder ise karşılıklı anlaşma ile bu durum gerçekleşebilir.

İhbar Tazminatı Hesaplama Örnek:

3000 TL Brüt Ücret
6 Hafta ihbar süresi

3.000/30=100 TL Günlük Ücret
100*7=700 TL Haftalık Ücret
700*6=4.200 TL Brüt İhbar Tazminatı
4.200*0,15=630 TL Gelir Vergisi
3.000*0,0759=228 TL Damga Vergisi
4.200- (630+228) = 3.342 TL Net ihbar Tazminatı


FİLİZ ERBOĞA
İK Danışmanı / Profesyonel Koç




YORGUNLUĞUMUZ ÇOK ÇALIŞMAKTAN MI?

Her bilgiye çok rahat ulaşabildiğimiz, neredeyse özel ve iş hayatımızda her işlemi bilgisayar ve telefon başında halledebildiğimiz günümüzde yorgunluğumuz daha da arttı. Zaman hiç kimse için yeterli değil. Kime sorsanız çok yoğun. Çünkü hep fazlasını yapmak durumundayız.

Sadece işimizi yapmak yeterli değil, rekabet var. Daha iyisini nasıl yapabilirim? Nasıl fark yaratabilirim? Hızla koşan bu dünyaya nasıl yetişebilirim? Bu soru listeleri çok uzayabilir. Özel ve iş hayatı olarak ayırmadan bizlerin detaylar içinde boğulduğunu düşünüyorum. Mümkün oldukça her konuda sadeleşmek biraz olsun nefes almamızı sağlayacaktır.

Fazla çalışmaktan bütün enerjinizin tükendiğini, mutsuz olduğunuzu mu hissediyorsunuz? Bu duygular işyerlerinde o kadar yaygın hale geldi ki insanlar artık normal hislerinin ne olduğunu hatırlamaz oldu.

İşler artık daha hızlı yürüyor olsa da kontrolü yeniden ele geçirmenizi ve kendinizi daha az kuşatılmış altında hissetmenizi sağlayacak yöntemler var. Bunları profesyonel, meslek sahibi insanların üye olduğu LinkedIn sosyal iletişim ağındaki etki sahibi kişilere sorduk.

Koçluk ve liderlik konusunda Uzman Scott Eblin bu konuda şu tavsiyelerde bulunuyor:
Anın baskısını fark edip üstesinden gelmek. Sadece o anı yaşayan insanlar geleceğe bakıp plan yaparak hedeflerinin peşinden koşamaz.

Gerçekten de gerekli mi?’ sorusunu sormak. Düzenli yaptığınız işlerle ilgili alışkanlıklarınızı gözden geçirin. O toplantıyı yapmak, o raporu yazmak, o e-postaya cevap vermek vs. gerçekten gerekiyor mu? Bazen bunlar alışkanlığa dönüştüğü için yapılır. ‘Yapsam iyi olur’ türünden işleri mümkün olduğunca elemek gerekir. Bunlardan kurtulunca edinilen zaman daha verimli bir şekilde daha önemli işlerde kullanılabilir.

En önemli işlere öncelik vermek. O ayki, o haftaki, o günkü en önemli işleri belirleyerek onları önce yapmaya çalışın. Hem işiniz hem hayatınız açısından daha önemli işler dururken daha az önemliler üzerinde zaman kaybetmemek gerekir.

Kendinize bilinçsiz düşünme zamanı tanıyın. Karmaşık sorunlarla ilgili en iyi kararları vermek buna bağlıdır. Araştırmalar, önemli kararlar alırken verileri ve olguları inceleyip ardından kısa süreliğine yürüyüşe çıkmak, egzersiz yapmak, kontrolün beyinden çıkıp bedene geçmesini sağlayacak bir işle uğraşmak gibi başka bir konuda yoğunlaştıktan sonra asıl konuya dönmenin yaratıcılıkta etkili olduğunu gösteriyor.

Sınır koyun. Kimse 7/24 çalışmamalı. İşinizi bitirmek, ailenizle zaman geçirmek, telefonlara cevap vermemek gereken kesin zamanlar belirleyin ve bunların çevrenizde de bilinmesini sağlayın. Siz kendi zamanınıza değer vermezseniz başkaları hiç vermeyecektir.

Bazıları da mutluluğun reçetesini şu şekilde veriyor:
Bedeninize iyi bakın. Ona iyi kulak verin. Yiyip içtiklerinize dikkat edin. Fiziksel, ruhsal ve duygusal ihtiyaçlarınıza cevap verecek türden gıdalar tüketmeye çalışın.

Anlamlı ilişkiler kurun. Hayatınızda olması gereken, size destek olabilecek üç türden insan vardır. Biri sizden yaşça daha büyük ve daha olgun, ikincisi kolay bağlantı kuracağınız bir yaşıtınız, üçüncüsü ise size yeni perspektifler sunacak sizden daha küçük, danışman rolünde bir kişi.

Minnettarlık duygunuz olsun. Minnettar olmak hem kendi yaşamınız hem de çevrenizdekiler açısından pozitif bir etkide bulunacak, zorlukları aşmanızı kolaylaştıracak ve stresinizi azaltacaktır.


FİLİZ ERBOĞA
İK Danışmanı / Profesyonel Koç

KAYNAK: BBC Capital Dergisi


WATERSTATION SU ARITMA TEKNOLOJİLERİ - 0(850) 532 0 282


GÜNCEL SGK TEŞVİKLERİ - 6

YURTDIŞINA GÖTÜRÜLEN / GÖNDERİLEN SİGORTALILAR İÇİN UYGULANACAK İŞVEREN HİSSESİ SİGORTA PİRİMİ TEŞVİKİ


5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 81’nci maddesinin birinci fıkrasının (i) bendi: Özel sektör işverenlerinin yurt dışındaki işyerlerinde çalıştırılmak üzere 4. maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı olarak yurt içinden götürülen sigortalılar için, bu maddenin (f) bendine göre prime esas kazanç üzerinden ödenecek primin işveren hissesinin beş puanlık kısmına isabet eden tutar Hazinece karşılanır.
01/06/2013 tarihinde yürürlüğe giren bu teşvik için süre öngörülmemiş olup süresiz uygulanmaktadır.

GENEL ŞARTLAR

5510 Sayılı Kanun’un 4. maddesinin a bendi kapsamında sigortalı olarak yurt içinden götürülen özel sektör işverenleri,
5510 sayılı Kanunun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi kapsamında sosyal güvenlik sözleşmesi imzalanmamış ülkelere götürülen Türk işçileri, Sosyal güvenlik sözleşmesi imzalanmamış ülkeler ile sosyal güvenlik sözleşmesi imzalanmış ülkelere geçici görevle gönderilen sigortalıların Türkiye’deki sigortalılık statüsüne göre ödenecek sigorta primlerinde sigorta kolları bakımından genel sağlık sigortası primlerinin bulunması halinde, bahse konu işçilerden, Almanya ile yapılan “İstisna Akdi” sözleşmesi çerçevesinde Almanya’ya çalıştırılmak üzere götürülen Türk işçileri;

Genel sağlık sigortası primlerinde beş (5) puanlık prim indiriminden yararlanacaktır.
Sigorta primi, işsizlik sigortası primi, idari para cezası ve bunlara ilişkin gecikme cezası ve gecikme zammı borçlarının bulunmaması,
Aylık prim ve hizmet belgelerini yasal süresi içinde göndermeleri,
Kanun türü 06486 seçilerek gönderilmiş aylık prim hizmet belgelerine ilişkin sigorta primlerinin yasal ödeme süresi içerisinde ödenmesi,
Sigorta primlerinin, sigortalı hissesi ile Hazinece karşılanmayacak olan işveren hissesinin tamamının yasal süresi içinde ödenmiş olması,
Sigortalılarda Aranan Şartlar:
Sosyal güvenlik destek primine tabi çalışmıyor olması,
Özel sektör işverenleri tarafından yurt dışındaki işyerlerinde çalıştırılmak üzere yurt içinden götürülmesi,
Tüm sigorta kollarına tabi 4/1-a sigortalısı olması, (Türk İşverenler tarafından sosyal güvenlik sözleşmesi imzalanmamış ülkelerdeki Türk işçileri hariç)

DİĞER ŞARTLAR

Yurtdışına götürülen sigortalılardan dolayı, yurtdışında çalıştığı süreler için malullük, yaşlılık ve ölüm sigorta primlerinde beş (5) puanlık prim indiriminden yararlanılamayacak, ancak bu sigortalıların çalışmak üzere yurtdışına götürüldüğü/geçici olarak gönderildiği sürelerden dolayı genel sağlık sigortası primlerinde beş (5) puanlık prim indiriminden yararlanılacaktır.

Libya’ya çalıştırılmak üzere götürülen Türk işçilerinden dolayı genel sağlık sigorta primlerinde 5 puanlık sigorta primi teşvikinden yararlanılamayacaktır.
Kısaca bu teşvik kapsamına girmeyen sigortalıları tanımlarken GSS Primine tabi olmayanlar şeklinde açıklayabiliriz.

Sosyal güvenlik sözleşme hükümlerinde, yurtdışına çalışmak üzere götürülen işçilerin o ülkede çalışabilecekleri süreye ilişkin hükümler de yer aldığından, genel sağlık sigorta primlerinde beş (5) puanlık prim indiriminden, sosyal güvenlik sözleşmesinde belirtilen süreler dahilinde yararlanılacaktır.

İşverenin muaccel borçlarının bulunup bulunmadığı hususu Türkiye genelindeki tüm işyerleri bazında değil, sigorta prim indiriminden yararlanılacak işyeri bazında yapılmaktadır.

Uluslararası anlaşma hükümlerine istinaden yapılan alım ve yapım işlerine ilişkin işyerlerinde çalıştırılan sigortalılardan dolayı genel sağlık sigorta primlerinde beş (5) puanlık prim indiriminden yararlanmak mümkündür.

Bu teşvik kapsamından yararlanmak isteyen işverenler 21 No’ lu APHB  belge türünü kullanırken, istisna akdine istinaden Almanya’ya götürülen Türk işçileri 20 No’ lu APHB belge türünü kullanarak  bildirgelerini göndermeleri gerekmektedir.


FİLİZ ERBOĞA
İK Danışmanı  / Profesyonel Koç

KAYNAK: 5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 81. Mad. 2013-30 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumu Genelgesi




GÜNCEL SGK TEŞVİKLERİ - 5

ENGELLİ İSTİHDAM TEŞVİKİ


TEŞVİKTEN YARARLANMANIN ŞARTLARI

·      İşverenlerin çalıştırdıkları sigortalılarla ilgili olarak aylık prim ve hizmet belgelerinin yasal süresi içerisinde Sosyal Güvenlik Kurumuna verilmesi,
·      Sigortalıların tamamına ait sigorta primlerinin sigortalı hissesine isabet eden tutarı ile Hazinece karşılanmayan işveren hissesine ait tutarın ödenmiş olması,
·      5510 Sayılı kanun gereği işyerinde yapılacak denetim ve kontrollerde sigortasız işçi çalıştırıldığı veya bildirilen sigortalının fiilen çalışmadığına ilişkin tespit bulunmaması gerekmektedir.
İşverenler çalıştırdıkları engelli sigortalılar için 14857 sayılı Kanun türünü seçmek suretiyle düzenleyecekleri aylık prim ve hizmet belgeleri ile bildireceklerdir.

Özel sektör işverenlerinin kontenjan dahilinde veya kontenjan fazlası olarak ya da yükümlü olmadıkları halde engelli çalıştırmaları durumunda işverenlerin bu şekilde çalıştırdıkları her bir engelli için asgari ücret düzeyindeki sosyal güvenlik primi işveren paylarının tamamı (416,05 TL) Hazinece karşılanması şeklinde değiştirilmiştir.




FİLİZ ERBOĞA
İK Danışmanı / Profesyonel Koç

KAYNAK: 4857 sayılı İş kanunu 19.08.2008 tarihli 2008/77 sayılı SGK genelgesi




GÜNCEL SGK TEŞVİKLERİ - 4

İŞSİZLİK ÖDENEĞİ ALANLARA YÖNELİK TEŞVİK

SİGORTALI ARANAN ŞARTLAR

*1/10/2009 veya sonraki bir tarihte işe alınması,
*İşe giriş tarihi itibariyle işsizlik ödeneği almaya hak kazanması,
*Fiilen çalışması,

İŞYERİ ARANAN ŞARTLAR

*5335 sayılı Kanunun 30 uncu maddesi kapsamında olmaması ile 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu ve bu Kanundan istisna olan alımlar ile uluslararası anlaşma hükümlerine istinaden yapılan hizmet alımları ve yapım işlerini yürüten iş yeri olmaması,
*Sigortalının işe alındığı tarihten önceki aydan başlanarak son altı aylık dönemde aylık prim ve hizmet belgelerinde bildirilen ortalama sigortalı sayısına ilave olarak işe alınmış olması,
*İşsizlik ödeneği almakta olan sigortalının işsizlik ödeneği almaya hak kazanmadan önce son çalıştığı iş yeri haricinde bir iş yerinde işe başlamış olması,
*Aylık prim ve hizmet belgelerini yasal süresi içerisinde verilmesi,
*Sigorta primlerinin sigortalı hissesine isabet eden kısmı ile Hazinece karşılanmayan işveren hissesine isabet eden kısmın tamamını yasal süresi içinde ödemesi,
İşsizlik ödeneği alanların; işe alındığı tarihten önceki son altı aylık dönemde, prim ve hizmet belgelerinde bildirilen ortalama sigortalı sayısına ilave olarak işe alınması durumunda kişinin kalan işsizlik ödeneği süresince asgari ücret üzerinden hesaplanan sosyal güvenlik priminin %1’lik kısmı hariç olmak üzere tamamı (679,88 TL) İşsizlik Sigortası Fonundan karşılanmaktadır.

İşverene destek sağlanan süre kişinin başlangıçta işsizlik ödeneği için belirlenen toplam hak sahipliği süresinden düşülür. En az 6, en fazla 10 ay olmak üzere, işsizlik ödeneği hak edilen süre kadar yararlanılır.

İşverenlerce; aylık prim ve hizmet belgesinin yasal süresi içerisinde SGK’ ya verilmesi ve primlerin yasal süresi içerisinde ödenmesi gerekmektedir.
İşçinin, işten ayrıldığı iş yerinde tekrar işe başlaması halinde bu teşvik hükümlerinden yararlanılamaz.


FİLİZ ERBOĞA
İK Danışmanı / Profesyonel Koç



KAYNAK: 
4447 sayılı Kanunun 50. maddesi 2009/149 sayılı genelge


GÜNCEL SGK TEŞVİKLERİ - 3

İŞBAŞI EĞİTİM PROGRAMI TEŞVİKİ

Özel sektör işverenlerinin;
- 31.12.2018 tarihine kadar başlayacak olan İşbaşı Eğitim Programlarını tamamlayan 18-29 yaş arası kişileri,
- Programı tamamladıkları meslekte, - Programı tamamladıkları tarihten itibaren 3 ay içerisinde,
- Kişinin istihdam edildiği tarih itibarıyla önceki takvim yılının ortalama sigortalı çalışan sayısına ilave olarak istihdam etmeleri durumunda,
- İşverenin imalat sanayi sektöründe faaliyet göstermesi halinde 42 ay, diğer sektörlerde ise 30 ay, süre ile kişilerin asgari ücret düzeyindeki sosyal güvenlik primlerinin işveren payları (416,05 TL) İşsizlik Sigortası Fonundan karşılanmaktadır.
İşverenlerce; aylık prim ve hizmet belgesinin yasal süresi içerisinde SGK’ ya verilmesi ve primlerin yasal süresi içerisinde ödenmesi gerekmektedir.


FİLİZ ERBOĞA
İK Danışmanı / Profesyonel Koç

KAYNAK: 
4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu